23 Ekim 2010 Cumartesi
Yorgunuum! Uykum vaaar!
Off koskoca bir seneyi günde 8 saat deliksiz uyuyarak, geri kalan 16 saatini de ayakta uyuyarak geçirdim! Benim bu uyku problemim evvel ezel mevcuttu.. Otobüste, TV karşısında, sinemada, toplantıda, hatta İstanbul semalarında bir planörde uçarken bile uyuya kalabiliyordum! Demir eksikliğinden mütevellit sürekli yogunluk halim geçen sene tavan yaptı.. Önce "gizli depresyon, egzersiz yap geçer" dedi doktor, yaptım.. "Ovv demir rezervlerin tükenmiş, tedaviye başlıyoruz" dedi doktor, iki ay hapa boğdum kendimi, bana mısın demedi.. "İsveç şurubu derdine deva" dedi E., o da bi halta yaramadı.. Fransa'da pazarda gezerken arı poleni satan bi tezgaha uğradım. "Yorgunluğa birebir" dedi kızcağız, aklıma geldi Ş. de kullanmıştı.. 2 aydır her sabah kahvaltıdan önce bir tatlı kaşığı yutuyorum.. Akşama kadar Özge fişek gibi! Yorgunluğuma çözüm ondan mı yoksa son bir senede vücuduma giren total demir (bu arada demir hapını da artık geceleri yatmadan C vitamini ile alıyorum, G. hocamın tavsiyesi), bilimum multivitamin ve isveç şurubu birikiminden midir bilinmez, yorgunluktan eser kalmadı.. Uyanıkken hayat ne güzelmiş!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder